Uyuşturucu Kullanma Suçunda Tedavi ve Denetimli Serbestlik İhlali Nedir?
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin üçüncü fıkrasına göre, hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişinin denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulması mümkündür. Uygulamada genellikle tedbir kararı ile birlikte kişilerin tedaviye de tabi tutuldukları görülmektedir.
Tedavi ve Denetimli Serbestlik Tedbiri Nedir?
5237 sayılı Kanun’un 191. maddesi gereğince; kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden, bulunduran veya kullanan kişi hakkında, kamu davasının açılmasının ertelenmesi süresi zarfında bir ila beş yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanabilir. Gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye de tabi tutulur.
Tedavi Sırasında Tahlilde Uyuşturucu Madde Saptanırsa Ne Olur?
TCK’nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendine göre, kişinin erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır.
Denetimli Serbestlik Yönetmeliği’nin 44. maddesinin 3. fıkrasına göre de, yükümlülüğün bir yıl içinde iki defa ihlal edilmesi hâlinde, yükümlülüğe uymamakta ısrar etme şartının gerçekleştiği kabul edilir.
Denetimli serbestlik yükümlülerinin tedavi sırasında tahlillerinde uyuşturucu maddeye rastlanması, en sık karşılaşılan ihlallerden biridir. Ancak ihlalin “ısrar” kabul edilebilmesi için, yükümlülüğün birden fazla kez ihlal edilmiş olması ve ilk ihlalin ardından yükümlünün ihlalin sonuçları hakkında uyarılmış olması gerekir.
Israr Şartı Kovuşturma Şartıdır!
Israr şartının gerçekleşmediğinin anlaşılması hâlinde, mahkeme CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrasının ikinci cümlesi gereğince, bu şartın gerçekleşmesini beklemek üzere davanın durmasına karar verir ve denetimli serbestlik dosyasının infazına devam edilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderir.
Daha detaylı bilgi için lütfen bizimle iletişime geçiniz.
