Tarım Arazisi Paylaşılabilir Mi?
Ortaklığın Giderilmesi Davası, ülkemizde en çok açılan davalardan birisidir. Ortaklığın giderilmesi davaları bir mal üzerindeki birlikte mülkiyete son verip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan dava türüdür. Ortaklığın giderilmesi davasının konusu paylı ve elbirliği halindeki mülkiyet hükümlerine tabi taşınır ve taşınmaz mallar ile haklardır. Bu tür davalarda, el birliği mülkiyeti olsun, paylı mülkiyet olsun tüm ortakların ve paydaşların davada yer alması zorunludur.
Ortaklığın giderilmesi davası üç şekilde açılabilir.
1.Ortaklığın aynen taksim yoluyla giderilmesi
2.Ortaklığın satış yoluyla giderilmesi
3.Ortaklığın kat mülkiyeti kurulması suretiyle giderilmesi
Ortaklığın giderilmesi davaları sonunda mahkeme davaya konu malın aynen taksimine veya satışı suretiyle ortaklın giderilmesine karar verir. Davada talep varsa öncelikle aynen taksim olgusu araştırılacaktır. Taşınmazların aynen taksimi Toprak Koruma Kanunu ve imar mevzuatındaki düzenlemelere göre araştırılacaktır. Taşınmazların aynen taksiminin mümkün olup olmadığının mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak tespit edilmesi gerekir. Yapılacak keşfi ve alınacak bilirkişi raporu ile davaya konu yerin hukuki ve fiili yönünden aynen taksime elverişli olup olmadığı belirlenir.
Tarım Arazilerinde Miras Paylaşımı Nasıl Olur?
Ortaklığın giderilmesi davasını konusunu oluşturan şey tarım araziyse durum farklılaşmaktadır. Tarım arazilerinde 5403 sayılı Tarım Arazisi Kanuna tabidir.
5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun 8 inci maddesi gereğince bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne sebeple gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda, bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların 3 üncü şahıslara satılamayacağı, devredilemeyeceği hükmü mevcutur.
5403 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi ile yapılan ve 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle; ‘‘Tarım arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemez, hisselendirilemez. Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedi artırılamaz. ” şeklinde düzenleme yapıldığından, artık asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de payın üçüncü şahıslara satışı ve devri mümkün hâle gelmiştir.
5403 sayılı kanunda belirlenen kriterlere göre ehil mirasçı belirlenir. Tarım arazisini işleyen kişiye ehil mirasçı denilir. Ehil mirasçının, paylaşma yerine satış isteme ve öncelikle alım hakkı vardır. 5403 sayılı Kanun gereğince ehil mirasçılığın tespiti ile tarımsal arazilerin ehil mirasçıya devri mümkündür.
Burada hedeflenen tarım arazilerinin korunması ve tarımsal üretimin devamını sağlamaktadır. Bu yüzden tarım arazisini işleyen kişiye avantaj sağlanmaktadır.5403 sayılı Toprak Koruma Kanunu’nun 8/C maddesinin 2 nci fıkrasında yer alan tarımsal arazinin devrine ilişkin mirasçılar arasında anlaşma sağlanamadığı takdirde, mirasçılardan her birinin yetkili Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açabilmesi mümkündür.
Daha detaylı bilgi için lütfen bizimle iletişime geçiniz.